28,9227$% 0
31,3107€% -0.13
36,5211£% -0.08
1.895,05%0,57
3.153,00%0,38
1202812฿%0.13414
İsrail ile Lübnan arasında deniz sınırı çizilmesine ilişkin müzakerelerdeki olumlu hava son gelişmelerin ardından bozulmuştu.
İsrail, “duba çizgisi” olarak isimlendirdiği hattın anlaşmaya “uluslararası deniz sınırının çizilmesi” şeklinde geçmesini istiyor. Buna karşın Lübnan anlaşmada bunun bir “uluslararası sınırın çizilmesi” değil, “sınırdaki çatışmanın sona ermesi” şeklinde yer almasını istiyor.
Ayrıca anlaşmanın son taslağında, Lübnan’ın Kana doğal gaz sahasında Total şirketiyle çalışacağı, İsrail’in buradan elde edilecek gelirlerden alacağı payı Total şirketiyle müzakere etmesi öngörülüyordu. Ancak, yerel basına konuşan İsrailli bir siyasi kaynağa göre, Lübnan’ın İsrail’in Total şirketiyle yapacağı müzakerelere katılmak istediği ve bu müzakerelerde onay hakkı istediği kaydedilmişti.
İsrail ile Lübnan arasındaki deniz sınırı anlaşmazlığı
İsrail ile Lübnan arasında yaklaşık 860 kilometrekarelik deniz sahası anlaşmazlığı bulunuyor.
İki ülke de bu bölgenin kıta sahanlığında hak iddia ediyor. İsrail, Lübnan hükümetinin lisanslama sürecine başladığı 5 bloktan üçünün İsrail kıta sahanlığı sınır bölgesinde yer aldığını öne sürüyor. Lübnan tarafı ise tartışmalı bölgenin 2 bin 290 kilometrekare olduğunu savunuyor.
Lübnan Cumhurbaşkanı Mişel Avn, İsrail ile bir yıldır askıda olan dolaylı müzakerelere yeniden başlanması için 14 Haziran’da, arabulucu ABD’li diplomat Amos Hochstein ile bir araya gelmişti.
Hochstein, son olarak 9 Eylül’de Beyrut’ta bazı temaslarda bulunmuş ve anlaşmaya varılması hususunda iyimser olduğunu ifade etmişti. Lübnan Cumhurbaşkanı da 19 Eylül’de İsrail ile müzakerelerde son aşamaya gelindiğini, teknik detaylar üzerinde görüşmelerin yapıldığını belirtmişti.
Lübnan ve İsrail, deniz sınırının çizilmesi konusunda 2 Ekim’de ABD’den gelen “yazılı teklifi” teslim aldıklarını açıklamıştı.
Lübnan, ABD’den gelen yazılı teklife 4 Ekim’de “bazı değişikliklerin talep edildiğini” içeren bir yanıt verildiğini duyurmuştu.